Ana Sayfa / Sayılar / 2022 / Adada bir bayram sabahı

Adada bir bayram sabahı

Bayramlar adada çok özeldi. Milli bayramlar da dini bayramlar da adalılar için festival havasında geçerdi. Zamanın zaten yavaş aktığı adada hazırlıklar, hayata mana katma, akışı biraz daha hızlandırma, sosyalleşme çabalarının yegâne sebeplerindendi ve belli bir ritüelin parçaları şeklinde uygulanagelirdi.

Evimizin yan tarafı amcama ait boş bir arsaydı. Öğretmen lojmanlarının hemen alt kısmı, evimize bitişik hayvan damları ve Suzan halama ait tavuk kümesi de mevcuttu bu boş arsada. Isırganlar, salata otları, akşamsefaları kendiliğinden yetişir, insanlar toplamaya gelirlerdi.

Adalılar önceleri eşek damı olarak kullandıkları damları, kurbanlık yetiştirmek amaçlı da kullanmışlardır. Her adalı dini gerekliliği yerine getirmek için çabalar bu bağlamda damlarda koyun, keçi vs. besler, çoluğunun çocuğunun boynu bükülmesin diye uğraşır dururdu.

Kurban bayramı ritüelleri Arife günü sabahından başlardı. İlk iş pişiler mayalanır, elbirliğiyle ve sırayla pişirilir, dağıtılırdı. Kimimiz ölmüşlerimiz için kabir kurbanı keser, dağıtma işlemleri de genellikle çocuklara düşerdi. Her çocuk bilirdi adada yaşlı, dul, ihtiyacı olan kim ve dağıtım işini sevmese de yapardı.

Kurbanlık besleme, kesim işleri genellikle Ramazan Enişte’ye düşerdi. Sırayla keserdi hiç gocunmadan; önce ciciannenin, sonra bizim, en son da kendilerinin.

Arife günü işlerimizi çabucak bitirmeyi hedeflerdik ikindiyi geçirmemek adına. Bayram havası arife gününden başlardı çünkü. Ve ritüeller; işlerin ikindiye kadar yetişmesi, ikindi namazına kadar arife suyuna girmek tabiriyle, banyo yapılıp, camide tekbirin girmesiyle, peygamberimizin sakalı şerifinin mutlaka görülmesi, namaz sonrası herkesin kabristana gidip ölmüşlerini ziyaret etmesi şeklinde devam eder, büyüklerimiz bayram sabahına kadar alkol alımını da keserlerdi “tekbir girdi” diyerek.

Arife gecesi kurbanlıklarımıza suyunu, yemini verir, boynuna ip dolanmasın diye sürekli kontrol eder, korkularını almak için çabalar, başlarını okşardık, içimiz burkularak…

Belki de bu yüzdendir hayvanlara kıyamayışım, kurban kesmek yerine bağışta bulunma talebim. Hele hele Ayşegül’ümüzü evlat olarak evimize aldıktan sonra, hayvanlara hiç bir şekilde kıyamıyorum…

Bayram sabahı erkekler bayram namazına gider, evlerde de satırlar, bıçaklar, leğenler hazırlanır, hafif bir kahvaltı yapılır; asıl kahvaltı kurban kesildikten sonra kurban etiyle özellikle de sakatatlarla yapılırdı.

Ramazan eniştem kurbanlıkları keser, parçalar, leğenlerde teslim eder, annemle Suzan halam doğrama işini halleder, dağıtma işlerini de bizler organize ederdik. Bir tarafta et, diğer tarafta ciğer kavurma işlemi yapılır, en kısa zamanda uzun sofralar kurulur; telaş, mutluluk, açlık, kesilen kurbana üzüntü, huzur karmaşık duygularla, birlikte olmanın tadını çıkarırdık.

Bayram ziyaretleri herkesin işi olacağı için genelde ikinci güne bırakılırdı ama Sevgi halama mutlaka akşam yemeğinde gidilirdi. Bütün aile bir arada halalarım, amcamlar, kuzenler, çocuklar cıvıl cıvıl; hep birlikte sofralar kurulur, Vedat eniştem ailenin büyüğü başımızda, bizler içinse her an çok kıymetliydi. Gurbette o dönem Karabük’te ikâmet ettiğimiz için bayramı bayram tadında yaşardık.

İkinci bayram günü diğer akrabalar dolaşılır mendillerin içinde harçlıklar çocuklara verilir, ziyaretler uzadıkça uzar, çünkü herkes akraba, komşular da unutulmaz tabii ki ve sonunda akşamüzeri ya parka ya da kulübe atardı kendini herkes, “ferahlayalım” diyerek.

Halamla annem, adalı birçok kadın gibi elde ettikleri et suyuyla bayram poğaçası yaparlardı üçüncü gün, nasıl lezzetli olurdu kıyır kıyır ağızda dağılan; fırın dolup taşardı bayram poğaçalarıyla. Karışmasın diye özenerek, başımızda taşırdık düşürmeyerek.

[Bu yazı Ağustos 2022’de Bozcaada Mendirek Dergisi’nin 50. sayısında yayınlanmıştır.]

Hakkında admin2

Bunu Okumaya Ne Dersin?

Samimiyet dolu bir ada kitabı

“Kültür Kargası”nın bu bölümünde ‘dumanı üstünde’ bir ada kitabı var: Bozcaadalı Süleyman Güner’in kaleme aldığı …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir