Bu sayfada ada sanatını anlatmaya müzikle başladık. Sahne ve ses sanatlarıyla devam edip el sanatlarına geçiş yaptık. Yine aynı alandan önemli bir ada sanatçısını bu sayıda konuk ediyoruz. Bozcaada’da kurduğu cam atölyesi ile kısa sürede dikkat çekici işlere imza atan Zeynep Aksu ile iki tutkusu üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik… Zeynep …
Yazının Devamı »Asırlara direnen konak: Kuşlu Konak
Düşünün ki, Bozcaada’da 19. yüzyılın ortalarında inşa edilen bir yapı bugün halen, aynı güzellik ve görkemiyle ışıl ışıl bir şekilde ayakta. Bu sayıda, adanın ‘kudretli’ olarak tanımlanabilecek yapılarından birine, Kuşlu Konak’a büyüteç tutuyoruz. İsimler mekânların karakterini yansıtır; ve hattâ yaşatır çoğu zaman. Bir mekânı geçmişinden koparmadan bugüne taşıyabilmekse, ülkemizde, kendi …
Yazının Devamı »Eskinin şarap fabrikası, bugünün oteli
Eskiyenler yenilenmeli, yenilerse çağın estetik anlayışına göre tekrar yorumlanmalıydı. Bu şarap fabrikası da yaklaşık 100 yıllık geçmişinin ardından yoğun bir restorasyon çalışmasıyla 2006 yılında butik tarzda mistik bir otel olarak hizmete girdi. Bozcaada’nın geçmişinde iki temel malzemenin yeri son derece elzemdi. Ahşap ve taş. Biri insanların başını sokacağı bir ev …
Yazının Devamı »Ada var oldukça, üretim devam edecek
‘Ada Sanatının İçinden’ köşemizde bu sayıda da adanın çalışkan ve üretken sanatçılarından Nur Sütçü bize hikâyesini anlattı. Bozcaada’da el sanatları ve seramik çalışmalarıyla tanınan Nur Sütçü, “Çanakkale 18 Mart Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi – Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü mezunuyum. Seramik sanatında 15 yıllık geçmişim var. Çini sanatı alanında geleneksel …
Yazının Devamı »Geçmişten bugüne Simyon Meyhane
Bu sayıda “Neydi, Ne Oldu?” köşemize adanın en eski ama halen var olan mekânlarından birini, Simyon Meyhane’yi taşıdık. Mendirek dergisinin misyonlarından biri, adanın geçmişiyle bugününü buluşturmak. Söz konusu Bozcaada olunca da, eskiye dair hikâye, konu bitmiyor haliyle. Bitmesin de zaten. Bazen söylenen bir şarkıda, bazen okunan bir şiirde ya da …
Yazının Devamı »Kalimera Paidia veya Günaydın Çocuklar!
Bozcaada sokaklarında Rumca konuşmaların daha çok duyulduğu, insanların birbirine her iki dilde daha çok hitap ettiği zamanlar. Bozcaada Rum Mahallesi’nin arka sokaklarında, görkemli, güzel bir bina vardı. İçinde bol bol kalimera (günaydın), ya sas (merhaba), zaman zaman da kirye diefthinda (Müdür bey) sözlerinin duyulduğu bir bina. Eski Rum İlk Okulu. …
Yazının Devamı »Doğaya yabancı milenyum çocukları!
Uzmanlar, bilim insanları, konuya hakim kişiler milenyumdan bu yana bu gezegen için sayısız tehlike sıraladı ve sıralamaya devam ediyor. Ama şundan bahseden hiç kimse olmadı henüz: “Çocuklarını doğadan ve onun barındırdıklarından uzak yetiştiren yeni nesil ebeveynler.” Ayakkabısı kirlenecek, çamur olacak diye toprağa basmaktan korkan çocuklar… Nisan yağmurunda ıslanmaktan korkan, üzerine …
Yazının Devamı »Mona Lisa ile selfie
Fransa. Paris. Louvre. Dünyanın en ünlü eserlerini barındıran ünlü müze. Rembrandt, Rubens, Poussin, David gibi sanatçıların eserlerinin, Milo’nun Venüsü’nün sergilendiği yer. Ama bir eser var ki; özellikle görmeye gidilen, insanların önünde mahşeri kalabalıklar oluşturduğu eşsiz bir yapıt: Mona Lisa. Orijinal adıyla, La Gioconde. Sanat, bilim ve ilgi alanına giren her …
Yazının Devamı »Bozcaada’nın 5 yürüyüş rotası
Hayatı boyunca iki teker dışında araç kullanmaktan pek de keyif almayan, gideceği yer yürüyüş mesafesinde ise mutlaka yürüyen, kısaca yürümeyi seven bir Bozcaadalı olarak, Bozcaada’nın küçük ve rakım olarak alçak bir ada olmasından elbette sayısız kez faydalandım çocukluğumdan bu yana. Biz çocukken, öyle 15 dakikada bir kalkan minibüs, arayınca gelen …
Yazının Devamı »