Bir İngiliz yazarı olan Lawrence Durrell’in ortaya koyduğu bir kavram “İslomania”. Hadi manyaklığı demeyeyim de “ada tutkunluğu” veya “ada tutukluluğu” olarak tanımlanabilecek bir deyim. Yazarın henüz tıp literatürüne geçmemiş hastalıklar listesinde yer alıyor. Tarifine gelince; “adalarda karşı konulmaz bir çekicilik bulan insanların ruh hali” denebilir”. Bu insanları, bir adada, denizle …
Yazının Devamı »Kalimera Paidia veya Günaydın Çocuklar!
Bozcaada sokaklarında Rumca konuşmaların daha çok duyulduğu, insanların birbirine her iki dilde daha çok hitap ettiği zamanlar. Bozcaada Rum Mahallesi’nin arka sokaklarında, görkemli, güzel bir bina vardı. İçinde bol bol kalimera (günaydın), ya sas (merhaba), zaman zaman da kirye diefthinda (Müdür bey) sözlerinin duyulduğu bir bina. Eski Rum İlk Okulu. …
Yazının Devamı »Bostancıbaşı Sinan
İstanbul, Sultanahmet Meydanı’nda güneş doğmak üzereydi. Yıllar nasıl da su gibi akıp gitmişti. Urumeli’nde şirin bir köyde doğmuştu. İki çocuklu bir ailenin sağlıklı, güçlü, gürbüz çocuğu idi. Osmanlı’nın köye geldiği o günü hiç unutamadı. Devşirildiği gün sepette taşınan 3-5 yaşında bir bebek değildi. Tamı tamına dokuz yaşında idi. Ailesinin gönül rızası ve gönülden isteği …
Yazının Devamı »Bozcaada Kaymakamı Hüseyin Hüsnü Efendi
Bozcaada’nın kayıtlı tarihi ve bu tarih sahnesinde yer edinen bazı önemli kişilerin, bizi hâlâ geçmiş zamanla bugün arasında birbirine bağlayan yolun mimarlarından olması, hikâyelerini gün yüzüne çıkarmak konusunda şevkimizi arttırıyor. İşte o isimlerden biri… O gün, Bozcaada Kalesi içindeki Hüdavendigâr Camisi’nde kılınan cuma namazından sonra, balıkçı barınaklarının hemen yanında bulunan …
Yazının Devamı »