Adamızın kalabalıklaştığı zamanlar başladı. Başladı diyoruz ama Nisan başından beri iyi bir yoğunluk yaşanıyor. Her ne kadar çoğunluk memnun olsa da özellikle esnafın para kazanması, kışı geçiren esnaf için iyi bir can suyu oldu. Kışın sessiz ve sakin geçen sokaklar ve ada yaşamını hareketlendirmek, yıllardır tüm yönetimlerin ortak gayesi olmuş, bu konuda herkes bir şeyler yapmaya çalışmış, çeşitli teoriler sıralamış, mamafih ne kadar başarı elde edilmiş bunu sorgulamak lazım.
Biraz nostalji yapalım… Yıllar öncesine gittiğimizde, adamızda 6-7 bin kişinin kış nüfusu olarak ikamet ettiğini öğrenmek oldukça şaşırtıcı geldi bize. İkinci sürprizin o yıllarda adada bir kız okulunun, bir de erkek okulunun olduğunu biliyor muydunuz? Şimdiki Kuşlu Konak’ın olduğu binanın askerlik şubesi olarak o yıllarda hizmet ettiğini duymak bizi şaşırttı.
Olur da yolunuz düşerse Bozcaada Yerel Tarih Müzesi’ne gidin. Orada bir çok eski adalı insan portresiyle karşılaşırsınız. Bu konuda Hakan Gürüney arkadaşımız uğraşlar sonucunda bu müzeyi kazandırmıştır Bozcaada’ya.
Şarapçılık konusunda Taki Şarapları evveliyat olarak ilk sıraları alır. Şimdiki Şonef Otel’in olduğu yer, Taki şaraplarının üretildiği yerdir ve ilk şişelemeyi yapan kişidir Taki. Eski fotoğraflarına ulaştığınızda Taki’nin gençliği ucundan Humphrey Bogart’ı andırır. Bir çok konuda meziyetleri olan insandır kendisi. Öyle ki ilk otelcilerden biridir, ilk turizmcilerdendir. Daha sonra Türk girişimciler olarak Latife Hanım Konağı’nın esin kaynağı, Latife Hanım’ın kocası, sevgili Ali Dinç abimizin babası, otel ve turizmciliği mevcut şartlarda devam ettirmeye çalışmışlardır.
Şarabın ve üzümün olduğu kadar turizmin de adada çok yeni olmadığını, o zamanki şartlarda turizmciliğin de adada yer aldığını görmekteyiz. Özellikle 1974-75’li yıllarda İstanbul’dan hafta sonu elit İstanbul tabakasının balık ve istakoz yemek için adaya geldiğini, Pazar günü de döndüğünü biliyoruz. “O zamanla, bu zaman arasında ne değişti” derseniz o yıllarda gelenle şimdiki gelen büyük kesimin değişmesi, biraz hırsın öne çıkması derim. Ama bana en ilginç gelense o yıllarda turizme sıcak bakmayan bir kesimin çoçuklarının ve torunlarının şimdi turizmi meslek seçmesi ve adada bu işi en iyi yapanlar olarak kayda geçmesi diyebilirim.
[Bu yazı Haziran 2016’da Bozcaada Mendirek Dergisi’nin 13. sayısında yayınlanmıştır.]